17 Kasım 2011 Perşembe

Vatandaşlık İşlemleri

Vatandaşlık İşlemleri
1-Türk Vatandaşlığına alınmak için 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununda aranılan şartları öğrenmek istiyorum nereden ulaşabilirim?
Anılan Kanunda aranılan şartlar www.nvi.gov.tr Genel Müdürlüğümüz sitesinde mevcuttur.
2- Türk Vatandaşlığına alınma başvurusu yapmak istiyorum. Nereye başvurmam gerekiyor?
Türk Vatandaşlığının kazanılmasında başvurular yurt içinde yerleşim yerinin bulunduğu valiliğe, yurt dışında ise dış temsilciliklere bizzat veya bu hakkın kullanılmasına ilişkin özel vekâletname ile yapılır. Posta ile yapılan müracaatlar kabul edilmez.
3- Vatandaşlık başvurularına ilişkin evrakların Genel Müdürlüğe intikal edip etmediği öğrenilebilir mi?
Genel Müdürlüğümüz Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğünden bilgi alabilirsiniz
4- Vatandaşlık başvuru dosya numarası öğrenilebilir mi?
Genel Müdürlüğümüz Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğünden öğrenebilirsiniz.
5- Türk Vatandaşlığına alınma başvurusu yaptım işlemlerimin hangi aşamada olduğunu nasıl öğrenebilirim.
Genel Müdürlüğümüze ait www.nvi.gov.tr sitesinden dosya numarası ya da kimlik bilgilerinizi girmek suretiyle işlemlerinizin son durumu hakkında bilgi alabilirsiniz.
6- Vatandaşlığı kazanma işlemleri ne kadar sürede sonuçlandırılır?
Vatandaşlık başvurularında aranılan belgelerin eksiksiz olması durumunda makul bir süre içerisinde işlem tamamlanmaktadır. Aksi takdirde eksik olan bilgi ve belgelerin kurum ve kuruluşlardan temin edilmekte olup işlemin sonuçlandırılması temin süresine göre değişmektedir.
7- Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden vatandaşlık işlemlerinin sonuçlanmasına ilişkin tebligatı elden alabilir miyim?
İşlemleriniz sonuçlandığında başvuru makamlarınca tarafınıza duyuru yapılmaktadır.
8- Kanun yoluyla Türk vatandaşlığının kazanılması ve kaybı ile seçme hakkı ile Türk Vatandaşlığının kazanılması ya da kaybına ilişkin başvurularda gerekli belgeler nelerdir?
Vatandaşlık Hizmetleri ile ilgili bölümlerden gerekli bilgileri alabilirsiniz.
9- Türk vatandaşı ana ya da babaya bağlı olarak Türk vatandaşlığı kazanılması mümkün müdür?
403 sayılı Türk Vatandaşlık Kanununun 1. Maddesi uyarınca Türk vatandaşı ana veya babadan doğanlar Türk vatandaşlığını kazanma hakkına sahiptirler. Bu yolda yapılacak başvuru üzerine gösterilen ana yada babanın Türk vatandaşı olduğu ilgilinin de bu ailenin çocuğu olduğu tespiti halinde Türk vatandaşlığını kazanırlar. Bu yolla vatandaşlığın kazanılmasına ilişkin bilgi ve belgelerin eksiksiz olması halinde işlemleri makul bir süre içerisinde tamamlanmaktadır. Aksi takdirde eksik bilgi ve belgeler ilgili kurum ve kuruluşlardan temin edilmekte olup işlemin sonuçlandırılması belgelerin temin süresine göre değişmektedir.
10- Bir Türk vatandaşı ile evlilik yoluyla Türk vatandaşlığının kazanılması mümkün müdür?
3 yıldan beri Türk vatandaşı ile evli olan ve halen evliliği devam eden yabancılar Türk vatandaşlığını kazanmak üzere başvuruda bulunabilirler. Baş vuru üzerine yapılacak inceleme ve soruşturma sonucunda durumu uygun görülenler Türk vatandaşlığını kazanırlar, durumları uygun görülmeyenlerin ise talepleri reddedilir.
11- Türk vatandaşlığını muhafaza ederek yabancı bir devlet vatandaşlığına geçilebilmesi mümkün müdür?
Yabancı bir devlet vatandaşlığına geçmek üzere baş vuruda bulunmanız ve bu izin verilmesine ilişkin gerekli şartları taşımanız halinde Türk vatandaşlığınızı muhafaza kaydıyla yabancı bir devlet vatandaşlığına geçmenize izin verilebilir.
12- Türk Vatandaşlığının kazanılmasına ilişkin başvurularda gerekli belgeler nelerdir?
Türk Vatandaşlığının Kazanılması ile ilgili bölümden gerekli bilgileri alabilirsiniz.
13- Türk Vatandaşlığını kazanma başvurusu sırasında yaşı küçük olmakla birlikte işlemlerin devamı sırasında reşit yaşa gelen çocuklar için ne yapılmalıdır?
Anne ve babalarına bağlı olarak vatandaşlık durumları incelenen küçük çocukların, vatandaşlık işlemleri sonuçlanmadan reşit yaşa gelmeleri halinde, müracaat makamlarına bilgi verilerek adlarına vatandaşlık dosyasının düzenlenmesi gerekir.
14- Vatandaşlık işlemlerimin makul sürede sonuçlandırılabilmesi için ne yapılabilir?
Başvuru tarihinden sonra yapılan adres değişikliklerinizi bildirmeniz, İkamet sürelerinizin yenilenmesi halinde ikamet tezkerenizin noter tasdikli bir örneğinin, medeni halinizde değişiklik olduğu takdirde buna ilişkin belgelerin, çocuğunuzun doğması halinde doğum belgesinin tasdikli birer örneklerini dilekçeniz ekinde Genel Müdürlüğümüze göndermeniz gerekmektedir.
15- Türk Vatandaşlığına alınma başvurum reddedilmiştir. Yeniden müracaat edebiliriyim?
5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununda aranılan şartları taşımanız halinde ikamet ettiğiniz yer valiliğine müracaat ederek yeniden başvuru yapabilirsiniz.
16- Yeniden Türk vatandaşlığına alınmak için nereye ve hangi evraklarla başvurmam gerekir?
Yeniden Türk vatandaşlığına alınmak isteyen kişi yurt içinde ikamet ettiği yer valiliğine, yurt dışında ise dış temsilciliklere bizzat müracaat ederek düzenlenecek dosyasının Bakanlığımıza gönderilmesi gerekmektedir. 
Türk vatandaşlığını yeniden kazanmak isteyen kişi adına müracaat makamlarınca aşağıda belirtilen belgelerden oluşan dosya düzenlenir.
a) İsteği belirten form dilekçe.
b) Müracaat makamlarınca sistemden alınan nüfus kayıt örneği.
c) Kişinin hangi devlet vatandaşı olduğunu gösteren pasaport veya benzeri belge, vatansız ise temininin mümkün olması halinde buna ilişkin belge.
d) Medeni hal belgesi
e) Kişi Türk vatandaşlığını kaybettikten sonra varsa medeni halinde meydana gelen değişikliklere ilişkin belge.
f) Evli ise eş ve çocuklarının aile bağını gösteren nüfus kayıt örneği veya benzeri belge.
g) Türk vatandaşlığını kaybettikten sonra kişinin kimlik bilgilerinde değişiklik olmuş ise bunu gösteren belge.
h) Hizmet bedelinin maliye veznesine yatırıldığını gösteren makbuz.  
17-Türk Vatandaşlığına alınmak için Türkiye’de ne kadar süre ikamet etmem gerekiyor ve bu süreler içerisinde ne kadar süre yurt dışında bulunabilirim?
5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 11. maddesi ve bu Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin, Türk vatandaşlığının genel olarak kazanılması başlığı altında yer alan (b) bendi uyarınca başvuru tarihinden geriye doğru Türkiye’ de kesintisiz beş yıl ikamet etmiş olmanız gerekmektedir. Ancak, ilgili bentte öngörülen ikamet süresi Türk soylu yabancılar için 31.12.2010 tarihine kadar iki yıl olarak uygulanmaktadır. İkamet edilen süreler içerisinde altı aydan fazla yurt dışında bulunulması veya ikamet tezkeresi alınmadan kalınması ikameti kesintiye uğratır.
18-İstisnai olarak Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığına geçmek için başvuru nasıl yapılır?
5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 12 nci maddesi, istisnai olarak Türk Vatandaşlığının kazanılması ile ilgilidir. Bahsi geçen Kanunda kişilerin istisnai olarak Türk Vatandaşlığını kazanmaları ile ilgili bizzat başvurma hususu düzenlenmemiştir.
19-Türk Vatandaşlığını kazanmak için başvuran yabancılardan Türkiye’ de öğrenim, geçici barınma, turistik seyahat, öğrenim gören çocuğuna refakat, iltica talebi tetkik edilen yabancı kişiler sıfatı ile ikametlerine izin verilen kişilerin taleplerinin red edilme nedeni nedir?
5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunun 11. maddesi ve bu Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin (2) fıkrasının (c) bendi uyarınca “ yasal ikamet izni olmaksızın veya yasal olmakla birlikte Türkiye’ de yerleşme niyetini göstermeyen; sığınma iltica başvuru sahibi, sığınmacı, öğrenim, turistik, öğrenim gören çocuğuna refakat, tedavi, diplomatik veya konsüller ayrıcalıkla bağışıklık sağlayan yabancı misyon personeli kimlik kartı sahibi gibi amaçlarla ikamete bağlandığı anlaşılan” kişilerin başvurusu kabul edilmez ve bu husus yazılı olarak kendisine bildirilir.   Kişinin başvurusunun kabul edilebilmesi için öncelikle geçici ikamet olarak kabul edilen ikamet tezkeresinin veriliş maksadının değişmesi (oturum, çalışma, Türk vatandaşı anne baba yanında v.b.) gerekmektedir. İkametin veriliş maksadının değişmesi halinde önceki almış olduğu ikametler (turistik ikamet hariç) ikamet süresine dâhil edilir.
20-İkamet tezkeresini nereden alabilirim?
İkamet tezkerenizi ikamet ettiğiniz il emniyet müdürlüğünden ya da Emniyet Genel Müdürlüğünden alabilirsiniz.
21-İsim denklik belgesini nasıl alabilirim?
Denklik belgesi talebinde bulunan kişinin nüfus kaydında Türk vatandaşlığını kazanmadan önceki ad ve soyadının bulunmaması halinde imzalı dilekçelerini Genel Müdürlüğümüze göndermeleri, varsa muhacir belgelerinin bir örneğini dilekçelerine eklemeleri gerekmektedir.

13 Ocak 2011 Perşembe

Avrupa da yaşayan Türk Vatandaşları

Tarihçe [değiştir]

 

II. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa ülkeleri yabancı işgücü almaya başladı. 1950'lerde özel aracılarla bireysel girişimciler Avrupa'ya gitti. 1957'de Türkiye'den ilk stajyer kafile 10 kişiydi. Türk Alman Ekonomik İlişkilerini Araştırma Enstitüsü 1959'da kuruldu.[kaynak belirtilmeli]

1960'larda ismen çağırma sistemiyle Avrupa'ya gidenler için ikili anlaşmalar yapıldı. İş ve İşçi Bulma Kurumu (Bundesagentur für Arbeit)[kaynak belirtilmeli], Türkiye Cumhuriyeti Çalışma Bakanlığı ve Alman irtibat büroları vasıtasıyla ülkeler arasında anlaşmalarla işgücü hareketleri bir sisteme bağlandı. 31 Ekim 1961'de Almanya (bakınız: Anwerbeabkommen zwischen der Bundesrepublik Deutschland und der Türkei), 1964'de Avusturya, Belçika, Hollanda, 1965'de Fransa, 1967'de İsveç ile Türkiye arasında işgücü anlaşmaları imzalandı.[1]

Türk işçileri konuk işçi (Gastarbeiter) sıfatıyla ve sadece erkekler kaydıyla alınıyordu. Dönüşüm ilkesine (rotation) göre işçiler bir yıl sonra ülkelerine döneceklerdi. Ama kimse dönmedi.
İlk gidenler, birinci kuşak, heim'larda yani yurtlarda kaldı. Ağır, kimsenin çalışmadığı işlerde çalıştılar, aileler parçalandı[kaynak belirtilmeli].

1966-67'deki krizde 70.000 işçi işten çıkarıldığında bunların çoğu yurda dönmedi, Hollanda ve Belçika'ya gitti.[kaynak belirtilmeli]

1970'lerde işçiler, konukluktan kalıcılığa yöneldiler. Sosyal haklar elde ettiler, dernekleştiler. Ancak 1973 krizinde işçi alımları durduruldu, çalışanlar yurtlarına dönmeye özendirildi. 1973'de 100.000 işçi yurtdışına gitmişti, 1974'de bu 640 kişiye düştü. Sırada bekletilen 1 milyon kişi vardı. Ancak işçi göçü, turist pasaportuyla ve siyasi iltica talebiyle devam etti. Siyasi sığınmacılar 1976'da 800 civarındayken, 1980 askeri darbesinden sonra 57.913'e çıktı.[kaynak belirtilmeli] Bunlara af çıkarıldı. Ailelerin getirilmesiyle, eş ve çocuklar hakkındaki özendirici yasalarla nüfus arttı. Oturma ve çalışma izni aldılar.
1980'lerde artık kalıcı olanlar, çalışma problemlerinden sonra kimlik ve dil, eğitim, uyum sorunlarıyla karşılaştılar.

1990'larda Berlin Duvarı'nın yıkılmasından sonra 1991'de Yabancılar Yasası Almanya'da kabul edildi. İşten çıkarmalar, ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve şiddet artmaya başladı. Sosyal haklar yanında, siyasal haklar ve çifte vatandaşlık tartışılmaya başlandı.
Yazar= Muhammet AKSOY Güzelyurt Gölköy ORDU Herkese Selemlar...
23 Kasım 1992 tarihinde Mölln'de (Mordanschlag von Mölln) ve 29 Mayıs 1993 tarihinde Solingen'de (Solingen Faciası) bu gruba karşı ırkçı saldırları düzenlendi, bu olaylarda 8 kişi öldürüldü.

Kimlik meselesi [değiştir]

Avrupa'da yaşayan Türk vatandaşları, Avrupalılık kimliğiyle tam uyum sağlamış değiller. Zaten Avrupalılık tarifinde bir anlaşma sağlanamadı. Türk işçiler, Türk kimlikleriyle sürece katılıyorlar. Almanlar bu topluma, Paralellgesellschaft, yani paralel toplum diyor. Çokkültürlülük ve ulusötesi yurttaşlık kavramları medyada tartışılan konulardan.[kaynak belirtilmeli]

Genel olarak Avrupa'da yükselen İslam fobisi, Hristiyan Avrupa'da Türklerin istenmediğine dair inançlar oluşturuyor. Bir yandan köktencilik, bir yandan ırkçılık, bir yandan İslam düşmanlığı ile karşı karşıya kalan Avrupalı Türklerin birinci kuşağı yurt ile özdeş durumda.[kaynak belirtilmeli]

Avrupa'da yaşayan Türk vatandaşlarının sorunları sadece bütünleşme değil. Hala birçoğu dönecekmiş gibi çalışmakta, hala birçoğu kiracı. Birinci kuşak yaşlanmış ve yoksullaşmış. Yabancı dil ve eğitim sorunları, Avrupa'nın hem dini yaşayışına hem seküler yaşayışına uyumsuzluk devam ediyor. Birkaç kişi yerel siyasi kurumlara seçiliyor, hatta milletvekili olanlar bile var, ancak kütlesel olarak kültürel dışlanmışlık hakim.[kaynak belirtilmeli]

Dernekler ve Vakıflar [değiştir]

Sayısız dernek ve STK var.,Türk dernekleri, Ülkücü federasyonlar, Milli Görüş teşkilatları, Kürt dernekleri, Alevi dernekleri, tarikatlar, diyanet kurumları, cami ve cemaat birlikleri, vakıflar Avrupa demokrasisinden sonuna kadar faydalanıyorlar.[kaynak belirtilmeli]

Sayısal bilgiler [değiştir]

Almanya [değiştir]

Resmî veriye göre 31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla Almanya'da 1.738.831[2] Türk vatandaşı yaşamaktadır.
Genel itibariyle Almanyada yaşayan Türk'ler diğer kaynaklardada belirtildiği üzere 2.8 milyon ile 3 milyon civarındadır.

Fransa [değiştir]

Ana madde: Fransa'da yaşayan Türk vatandaşları
Resmî veriye göre 31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla Fransa'da 423.471 (çifte uyruklu vatandaş dahil) [2] Türk vatandaşı yaşamaktadır.

Hollanda [değiştir]

Resmî veriye göre 31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla Hollanda'da 364.333 (çifte uyruklu vatandaş dahil)[2] Türk vatandaşı yaşamaktadır. Hollanda'daki Türk vatandaşları 1970'li ve 1980'li yıllardan sonra işçi olarak gelmiş ve ailelerini de getirerek buraya yerleşmişlerdir ve Amsterdam, Zaandam, Rotterdam, Eindhoven gibi kentlerde yoğunlaşmıştır.[kaynak belirtilmeli] Türkiye özlemini yaz mevsiminde Türkiye'ye gelerek gidermektedir.[kaynak belirtilmeli] Özellikle 2000 yıllından sonra emekliliğe ayrılmış Türk vatandaşları, Türkiye'ye geri dönmeye başladılar.[kaynak belirtilmeli] Hollanda'daki Türk vatandaşları ülke siyasetine yön vermektedir.[kaynak belirtilmeli] Hollanda Parlamentosu'na yapılan her seçimde Türk asıllı milletvekilleri girebilmektedir.

Avusturya [değiştir]

Avusturya'da resmî veriye göre 31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla Türk'lerin nüfusu 113.635[2] ve resmî olmayan iddialara göre 250.000[3][4] Türk vatandaşı yaşamaktadır. Bunlar özellikle çalışıp para kazanma amacıyla gelmiş olup yerleşmişlerdir. Avusturya nüfusuna oranı %0,9'u teşkil edip Avusturya'da iskan eden en büyük yabancı uyruklulardır.[kaynak belirtilmeli] Özellikle Vorarlberg eyaletinde, Salzburg ve başkent Viyana'da yoğundurlar. Başkent Viyana'daki ilçelerden Wieden'de nüfusun %2,3'ü, Innere Stadt (merkez)'ta nüfusun %2'sini oluşturur.[kaynak belirtilmeli]

İsviçre [değiştir]

İsviçre'de resmî verilere göre 31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla Türk'lerin sayısı 73.861[2], 2007 itibarıyla 62.000'i[kaynak belirtilmeli] geçmektedir. İsviçre vatandaşlığına da sahip olan çifte uyruklu vatandaş sayısı dahil edildiğinde 100.000'i geçmektedir.[5] Özellikle 1980'lerde İsviçre'ye işçi olarak giden ve oraya yerleştiler. Özellikle başkent Bern ile ülkenin en büyük kenti Zürih'te, ayrıca Basel ve St. Gallen'de de yoğundurlar.[kaynak belirtilmeli]

İsveç [değiştir]

Resmî veriye göre 31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla İsveç'de 63.580 Türk vatandaşı yaşamaktadır.[2]

Danimarka [değiştir]

Resmî veriye göre 31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla Danimarka'da 54.879 (çifte uyruklu vatandaş dahil) Türk vatandaşı yaşamaktadır.[2]

Birleşik Krallık [değiştir]

Bireşik Krallık'ta resmî veriye göre 31 Aralı 2006 tarihi itibarıyla Birleşik Krallık'ta 52.893 Türk vatandaşı yaşamaktadır.[2]Birleşik krallık vatanşalığı almış Kıbrıs Türkleri,Türkiye Türkleri ve Türk vatandaşlarının toplam sayısı 500 bin sayısına yaklaşmaktadır.

Yunanistan [değiştir]

Bireşik Krallık'ta resmî veriye göre 31 Aralı 2006 tarihi itibarıyla Yunanistan'da 48.880 (çifte uyruklu vatandaş dahil) Türk vatandaşı yaşamaktadır.[2]Yunanistan'da yaşayan Türkler ile birlikte toplam sayı 130-200 bin civarındadır.Batı trakya,On iki adalar ve Giritte yoğunlaşmışlardır.

Belçika [değiştir]

Belçika'da resmî veriye göre 31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla 39.664[2] Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yaşamaktadır. Ancak kaçak olarak gelen Türk vatandaşları ile birlikte, tahminen 230.000-300.000 civarında olduğuna dair iddialar vardır.[6] Türk vatandaşıları en çok başkent Brüksel, Anvers'te ve Gent'de yoğun olarak yaşamaktadır.[kaynak belirtilmeli]

Norveç [değiştir]

Resmî veriye göre 31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla Norveç'te 15.353 Türk vatandaşı yaşamaktadır.[2]

İtalya [değiştir]

Ana madde: İtalya'da yaşayan Türk vatandaşları
İtalya'da 2008 itibariyle 16.000-500,000 2010[7] (31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla: 14.124)[2] Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yaşamaktadır. İtalya'daki Türk vatandaşlarının büyük bir çoğunluğu başkent Roma'da yaşamaktadır.[kaynak belirtilmeli]

Romanya [değiştir]

Resmî veriye göre 31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla Romanya'da 12.000 Türk vatandaşı yaşamaktadır.[2]Romanya'da yerli olarak geçmişten bugüne gelen Türklerin sayısı resmi olarak 45-55 bindir.Tatarlar ve Türk vatandaşlarıda dahil edildiğinde Romanya'da 90-100 bin civarında Türk nüfus yaşamaktadır.

Finlandiya [değiştir]

Resmî veriye göre 31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla Finlandiya'da 7000,tahminen 20000 Türk vatandaşı yaşamaktadır.[2]

Polonya [değiştir]

Resmî veriye göre 31 Aralık 2006 tarihi itibarıyla Polonya'da 2500 Türk vatandaşı yaşamaktadır.[2]Polonya'da ayrıca Karaim Türkleri yaşamaktadırlar.

İspanya [değiştir]

Lihtenştayn [değiştir]

Lihtenştayn'de 894 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ikamet etmektedir.[8] Lihtenştayn’da yaşamakta olan Türkiye Cumhuriyeti uyruklu vatandaşlar, İsviçrelilerden, Avusturyalılardan, İtalyanlardan ve Almanlardan sonra ülkenin en büyük beşinci yabancı azınlık grubunu oluşturmaktadır.[8]

Not [değiştir]

Kaynaklar [değiştir]

  • Nermin Abadan-Unat, Bitmeyen Göç, Konuk İşçilikten Ulus Ötesi Yurttaşlığa, İBÜY, İstanbul 2002.
  • Ayhan Kaya-Ferhat Kental, Euro Türkler: Türkiye ile Avrupa Birliği Arasında Köprü mü Engel mi, İBÜY, İstanbul 2005.

Ayrıca bakınız [değiştir]

türkiye.gov.tr

e-devlet, devlet hizmetlerinin kullanıcı ihtiyaçları göz önüne alınarak elektronik ortamda, güvenli, kesintisiz ve hızlı olarak ortak bir nokta üzerinden vatandaşa ulaştırılması amacıyla hazırlanmakta olan bir sistemdir.
e-Devlet sistemi'ne T.C Kimlik Numarası kullanarak kolayca girmek mümkündür. Siteye PTT'den alınacak şifre ile, Turkcell ve Avea hatta sahip olanlar Mobil İmza ile ve smart kart ve okuyucu kullanarak Elektronik İmza sistemi ile girilebilmektedir. Bu projenin sorumlusu Türksat A.Ş.'dir. Gerekli altyapının kurulması, devlet hizmetlerinde hem bilgi hem iletişim hem de kalite standartlarının belirlenmesinde bu kurum sorumludur. [1] [2]

Konu başlıkları

[gizle]

türkiye.gov.tr projesi [değiştir]

Uluslararası internet alan adı tanımlamasıyla Turkiye.gov.tr, Türkçe karakter kullanım yasasına göre "Türkiye.gov.tr" olarak tanıtımı yapılan, tanıtımda "e-Devletin kapısı 12 Aralık'ta genişliyor" sloganıyla yolu çıkılan e-devlet uygulamalarını bir tek adres altında toplanmasını sağlayan elektronik vatandaşlık bilgi ve talep güncelleme hizmeti veren bir kamu sitesidir.

2008 CeBIT Bilişim Eurasia 5.salondaki "Devletin Kısayolu" adında bir tanıtım semineri sonrası kamu oyuna tanıtımı yapılmıştır.

18 Aralık 2008 tarihinde ise Milli Eğitim Bakanlığı Şura Salonu’nda Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından "e-devlet kapısı" hizmete açılmıştır. [3]
e-Devlet Kapısı, devlet hizmetlerinin kullanıcı ihtiyaçları gözetilerek elektronik ortamda, kesintisiz ve güvenli bir şekilde ortak bir nokta üzerinden vatandaşa ulaştırılması amacıyla hazırlanan olan bir yapıdır.
türkiye.gov.tr'de doğum, askerlik ve bir çok konu ile ilgili A'dan Z'ye her türlü işlem hakkında bilgi veren yazılar ve şifre ile giriş yapıldığında bir çok başvuru işlemleri, rezervasyon işlemleri, borç işlemleri, sınav bilgileri ve daha fazla işlemlere 7 gün 24 saat boyunca ulaşılabilmektedir.

Alan adı bilgileri [değiştir]

turkiye.gov.tr alan adı T.C. Başbakanlık Bilgi İşlem Başkanlığı tarafından 7 Haziran 2001 tarihinde oluşturulmuştur. Alan adı'nın yöneticisi proje sorumluluğunda olduğu gibi Türksat'tır. Alan adı mali işlemleri ise T.C. Başbakanlık İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı tarafından kontrol edilmektedir. Alan adı'nın bağlı olduğu Nameserverler ise ns1.turkiye.gov.tr (IP:94.55.117.7) ve ns2.turkiye.gov.tr (IP:94.55.118.8)'dir.

Mernis Nedir?

Merkezî Nüfus İdare Sistemi ya da kısaca MERNİS, İçişleri Bakanlığı'na bağlı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'nce yürütülen ve 2000'li yıllarda uygulamaya alınabilen merkezî nüfus bilgileri düzenlemesidir.

Bilişim teknolojileri ve ortak veritabanı işlemciliği açısından Türkiye Cumhuriyeti'nin en önemli ve temel projesidir. Sistem merkezi olarak Ankara, Yenimahalle ilçesi, Lalegül semtinde yer alan ilgili genel müdürlüğün yerleşkesi kullanılmaktadır.

MERNİS projesi kapsamında bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına bilgisayar ortamında 11 haneli sayıdan oluşan bir sayısal kişi kimlik atamasına dayanan ve adına Vatandaşlık Numarası denilen uygulama bu projenin vatandaşa yansıyan ve bilinen yanıdır. Projeye başlandığı 1960'lı yıllardan bu yana sistem veritabanına girilen ölü ve sağ kişi sayısı 120 milyonu geçmiş bulunmaktadır.

Konunun devlet erki açısından önemi dikey bir yapı olan nüfus verilerinin sağlam ve güvenilir olarak sağlamak ve bunun üzerinden diğer sosyal yatay toplumsal organizasyonlarına geçişi oluşturarak vatandaşlık bağı ile bağlı bulunan bütün ülke vatandaşlarının iş ve işlemlerinin ülkenin her yerinden hızlı ve zaman kaybettirilmeksizin erişimini ve talep eden vatandaşlarca işlemleri için yasalar ve yönetmelikler çerçevesinde kullanımına sunmaktır.

Projenin amaçları [değiştir]

  • Nüfus kayıtlarının bilgisayar ortamına aktarılarak ilçe nüfus veri tabanlarının oluşturulması ve hizmetin modernizasyonu sağlamak.
  • Nüfus hizmetlerinin ilçelerde bilişim teknolojileri kullanılarak verilmesini; ilçe nüfus veri tabanlarını Merkezde bütünleştirilerek Merkezi Nüfus Veri Tabanını kurulmasını gerçekleştirmek.
  • Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına birer kimlik numarası verilmesini sağlamak.
  • Kimlik numaraları aracılığıyla, kamu ve özel kesim bilişim projeleri arası kişi bilgileri alışverişinin, kişilerin biricik tanımlandığı bir alt yapı üzerinde çevrimiçi (on-line) yürütülmesini sağlamak.
  • Nüfus istatistiklerinin bilişim teknolojileri ile daha sağlıklı elde edilmesini sağlamak.
  • Kimlik bilgilerini kamu kurum ve kuruluşları ile kamu hizmeti veren kurumlarla paylaşarak hizmet akışını hızlandırmak, güvenilir hale getirmek ve vatandaşlarımızın hizmetlerini kolay, hızlı ve güvenilir olarak almasını sağlamak,
  • Bürokrasiyi azaltıcı, devletle vatandaşı yakınlaştırıcı bir hizmet güvenliği sağlamak.

Ayrıca bakınız [değiştir]

Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Numarası

Dış bağlantılar [değiştir]

Vatandaşlık

Vatandaşlık

Vikipedi, özgür ansiklopedi
Vatandaşlık, genellikle bir ülke olan politik kurumların bir parçası olmak demektir. Anayasal ülkelerde, o ülkede yaşayanların devlet tarafından anayasada vaadedilen haklardan yararlanmaları için o ülkeye vatandaşlık bağı ile bağlı olmaları gereklidir. Bu kişilere vatandaş denir. Vatandaşın politik katılım hakkı vardır.
Her anayasal ülkenin vatandaşlık gereklilikleri anayasalarında yazmaktadır. Günümüzde bu gerekliliklerin başında milliyet, doğum yeri ve kültür gelir. Örneğin birkaç yıl öncesine kadar Alman vatandaşı olmak için anne veya babasının Alman olması gerekliliği vardı. Fransa'da, doğum yeri Fransa sınırları içinde olanların vatandaş olma hakları vardır. ABD'de ise, vatandaş olmak isteyenler, Amerikan toplumuna tümüyle uyum sağladıklarını ve Amerikan geleneklerini benimsediklerini kanıtlamak durumundadırlar.

Kavramlar 

Uyrukluk (tabiyet=nationality), bir kişi ile bir devlet arasındaki hukuki bağdır, kişinin etnik kökeniyle ilgili değildir. Vatandaşlıkla ilgili olarak şu terimler geçer: uyrukluk, yurttaşlık, vatandaşlık, tabiyet. Buradaki nationality'nin karşılığı milliyet değildir. Milliyet, hukuki kavram değildir. Kişiler için, uyrukluğundan söz edilir, uyruk denilmez. Kişilerin uyrukluğu olur. Uyrukluk tabiyet, vatandaşlık yurttaşlık yerine kullanılmaktadır.
ABD'de vatandaş ve uyruk aynı değildir. Uyruk, yurttaşları belirttiği gibi, sadakat yoluyla da uyruk olunabilmektedir. Amerikan Samoa ve Swan halkları böyledir (non-citizen nationals). Bazı hukukçulara göre yurttaş (citoyen, citizen) iç hukuku; uyrukluk (nationality, nationalite) uluslararası hukuku ilgilendirir. Uyrukluk Konusanda Avrapa Sözleşmesi'nde ise uyrukluk ile yurttaşlık eşanlamlı kullanılmıştır.

Vatandaşlık, gerçek kişilere has kullanılır. Tüzel kişi ve nesneler için uyrukluk kavramı kullanılmaktadır. Vatandaşlık hukuku, kamu hukuku içinde değerlendirilir. Devletler doğum yeri, kan bağı ve bunların karmasından oluşan ilkelerle uyrukluk verirler.

Türk anayasasının 66. maddesi, "Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'dür" demektedir. Bu ilke, anayasa hukuku bakımından, vatandaşların siyasal haklardan yararlanmaları açısından önemlidir. İdare hukuku ve sosyal güvenlik hukuku, ceza hukuku, uluslararası hukuk, insan hakları, usul hukuku, vergi hukuku açısından da vatandaşlık tanımı birçok özellik kazanmıştır.

Uluslararası hukuk ilkeleri, vatandaşlık hakkında üç ilke benimser: Her kişinin vatandaşlığı olmalıdır, her kişinin yalnız bir vatandaşlığı olmalıdır, kişi vatandaşlığını seçmede ve değiştirmede özgür olmalıdır.

Türk Vatandaşlığı Kanunu, 11 Şubat 1964'de kabul edilmiş ve birkaç kere değişikliğe uğramıştır. İskan Kanunu ise 14 Haziran 1934'de kabul edilmiştir. Vatandaşlık işleri İçişleri Bakanlığı'nca yürütülür. Bakanlığın birimleri vatandaşlıkla yakından ilgilidir: Nüfus ve Vatandaşlık işleri gm, İller İdaresi gm, Mahalli İdareler gm, Sivil Savunma gm, Kaçakçılık ve İstihbarat Harekat ve Bilgi Toplama gm. Doğrudan birim, ghVatandaşlık İşleri db'dır. Türkiye CIEC (Uluslararası Kişi Halleri Komisyonu) üyesidir (1953).

TVK'ya göre Türk vatandaşlığına giriş üç yolladır: Kanunla, yetkili makam kararıyla, seçme hakkıyla. Yapılan değişikliklere göre Türk'le evlenen yabancılar, bakanlık kararıyla vatandaşlığa geçebilmektedirler. İskan Kanunu'na göre ise yurtsuzlar ve mültecilere dair hükümlerle bunların vatandaşlığa geçişleri düzenlenmiştir. Vatandaşlıkla ilgili kararlarda yargı denetimi açıktır

İnsan ticareti

İnsan ticareti, Birleşmiş Milletlerce "kuvvet kullanarak veya kuvvet kullanma tehdidi ile veya diğer bir biçimde zorlama, kaçırma, hile, aldatma, nüfuzu kötüye kullanma kişinin çaresizliğinden yararlanma veya başkası üzerinde denetim yetkisi olan kişilerin rızasını kazanmak için o kişiye veya başkalarına kazanç veya çıkar sağlama yoluyla kişilerin istismar amaçlı temini, bir yerden bir yere taşınması, devredilmesi, barındırılması veya teslim alınması" olarak tanımlanmıştır [1].

Yasalara aykırı bir eylem olmakla kalmayıp uluslararası yasa ve insan hakları protokol lerinin de ihlali anlamına da gelir. Genellikle çok iyi örgütlenmiş suç ağlarına mensup suçlular tarafından yürütülür. İnsan tacirleri, mağdurları kendi ülkeleri içinde bir yerden diğerine aktarırlar, çoğu zaman da uluslararası sınırlardan geçirirler. Daha sonra mağdurların en temel özgürlükleri ellerinden alınır, eşya gibi satılırlar ve hem seks köleleri olarak hem de diğer işlerde zorla çalışmaya zorlanırlar. Kurbanlara rutin olarak tecavüz edilir, işkence ve şiddet e maruz bırakılırlar.

Muhacir nedir?

Muhacir, Türkçe'ye Arapça'dan geçen ve tehcire yani zorunlu göçe uğramış, bir yerden başka bir yere göç ederek gelen kişiler yani göçmenler için kullanılır.

Trakya bölgesinde günlük konuşma dilinde "Macır" olarak telaffuz edilen bu kelime, Balkan Savaşları'ndan itibaren 1930'lara kadar Yunanistan, Bulgaristan, Arnavutluk ve Yugoslavya gibi Balkan ülkeleriyle Türkiye arasında mübadele ile göçenler için kullanılmaktadır. Bu göçmenler öncelikle Trakya olmak üzere, çoğunlukla Marmara Bölgesi'ne yerleştirilmişlerdir. Yunanistan'dan göçenler genellikle Girit, Midilli ve Selanik civarından göç etmişlerdir. Girit ve diğer Ege Adaları'ndan göçenler kendilerini Muhacir olarak değil, Adalı olarak tanımlarlar.

Balkanlardan gelen göçmenler devletten toprak almışlar, ancak varlıklarını ve evlerini geldikleri ülkelerde bırakmışlar, çok büyük emek vererek Türkiye'de yeni düzen kurmaya çalışmışlardır. Balkan halklarında yüzyıllardan beri yerleşmiş olan köy düzeni, ev inşaatı, bahçe düzeni (çiçek) ve tarımsal faaliyetlerde (meyve ve sebze yetiştirme gibi) geleneksel anlayışı Türkiye'ye ilk defa getirmişler ve çalışkanlıkları ile büyük takdir toplamış, önemli bir kısmı birçok alanda ülkenin öncüleri olmuştur.

Osmanlı-Rus Savaşı ve Kafkasya Savaşı (19. yüzyıl) sırasında Kafkasya'dan göçenler de Muhacir olarak adlandırılır.

1923 yılında yapılan Lozan Antlaşması gereği Türkiye'deki Hıristiyan Rumlar ile Yunanistan'daki Müslüman Türklerin değiş tokuşu yapılmış, mallarına karşılık mal verilerek mübadele edilmişlerdir.